Sade Elbiseler İle Sade Güzellik

Üniversiteye hazırlık gibi zor bir dönemi geçirdikten sonra 4 yıl süren eğlenceli öğrencilik dönemim de sona eriyor.  İlk senesi yurtta son 3 senesi ise 2 arkadaşımla beraber aynı evde geçen güzel yıllar bitmek üzere.

Son 2 sınavımı da geçersem bu yaz mezunum. Ama aklımda mezun olmak kadar önemli bir konu daha var. Bütün arkadaşlarımı topluca en son kez göreceğimi düşündüğüm gece. Yani mezuniyet gecesi.

Mezuniyet için son derece güzel bir yer seçilmiş. Deniz kenarında, çok şık bir mekan. Ama geceye damga vuran çok güzel kıyafetleri ile arkadaşlarım oldu. Neredeyse kötü giyinen yok gibiydi. Ben de bununla ilgili yazmak istiyorum.

Mezuniyet elbise seçimi açısından kolay geçmeyen bir gecedir. Bazıları gösterişli bir mezuniyet abiye tercihi yaparken kimileri de daha sade mezuniyet elbisesi seçiyor. Bence herkes kendi görüntüsüne göre ve içine sinen mezuniyet abiyesi giymeli. Çok abartılı bir mezuniyet abiyesi yerine daha sade renkli mezuniyet elbisesi sizleri daha zarif gösterecektir. Krem rengi bir elbisenin yanında siyah topuklu ayakkabılar ve küçük bir siyah çanta geceye damga vurmanızı sağlayabilir. Mezuniyet elbisesi bakarken dükkanlarda daha çok tek renk kıyafetler denemenizi ve parlak ürünlerden uzak durmanızı öneririm. Özellikle krem, beyaz, siyah ve yeşil tek renk kıyafetler öneririm. Ama herkesin tercihleri farklı. İçinizden geçeni, kendinize yakıştırdığınızı giymeniz en önemlisi.

Bir Acı Kayıp Daha

2013'ün laneti daha üzerimizde dolaşmaya devam ediyor, etkileri görülüyor. Bir çok sevdiğimiz insanı kaybettik, çok değerli insanlardı hepsi de. Geçen gün televizyon izlerken bir arkadaşımın haber vermesi ile bir kez daha üzüldüm. Philip Seymour Hoffman hayatını kaybetmişti. Paul Walker a eşdeğer bir sevgi beslerdim kendisine. Oynadığı filmler, girdiği roller bakımından iki oyuncu da bende büyük izler bırakmıştı. Hatırlayacağınız gibi Paul Walker'ın aramızdan ayrılışı çok ani oldu. Bir trafik kazasında hayatını kaybeden Walker'ın ardından ' Su testisi su yolunda kırılır ' gibi iğrenç iğrenç yorumlar yapıldı. Viral reklam olduğuna, yeni çıkacak filmin tanıtımı için yapılan bir haber olduğuna dair safsatalar yayınladılar, söylediler. Ancak bunların hiçbiri maalesef ki gerçeği yansıtmıyor idi. Paul Walker bir yardım derneği kuruluşundan dönerken veya giderken ( şimdi tam hatırlamıyorum ) yapılan kaza sonucu hayatını kaybetti. Yapılan diyorum çünkü kendisi sürücü koltuğunda oturmuyordu. Ama o kaza ile ilgili kafama takılan hala soru işaretleri var. Lakin öldüğünü kabullendiğim zaman cevapları aramayı bırakmayı seçtim. Konuyu daha da irdeleyip kendimi üzemezdim. 

Philip Seymour o kadar da masum bir ölümle veda etmemişti bize. Uyuşturucudan dolayı hayata gözlerini yuman Hoffman, aynı Paul gibi arkasında oyunculuğunu konuşturduğu filmler bıraktı. 2005 yılında En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını , 2007'de ise 65. Altın Küre Ödülleri'nde En İyi Aktör-Müzikal/Komedi ve En İyi Yardımcı Aktör dalında aday olarak büyük bir başarı göstermiştir. Benim için o hep kötü adamdır ve öyle de kalacaktır. Rollerini layıkıyla yerine getirdiği için bir sorun da teşkil etmemektedir bana göre. İyi de olsa kötü de olsa rolün kaliteli bir şekilde yansıtılması önemlidir. Gelin birkaç filminden videolarla bu yazıyı noktalayalım.  ( Bu arada eğer kitaplık alacaksanız Evidea'dan alın. Modeller ve fiyatlar çok güzel. )